Kalktık kalkmasına da, ben hala erken uyanmaktan nefret ediyorum...Uçuş boyunca uyudum zaten..Windhoek'e gelir gelmez de taksiciler etrafımızı sardı. Araba kiralayacağız nasıl olsa deyip, rent a car'lara fiyat sorduk ama ben bir kısmını önceden kontrol etmiştim, anasının nikahını istiyorlar. İnternetten bakmadığım bir şirket de fahiş fiyat isteyince, ve de bu arada taksiciler fiyatı iyice düşürünce taksiye binmeye karar verdik. Taksi dediğim de minibüs gibi zaten. Ama adam bizi kalmaya karar verdiğimiz hostelin kapısına kadar bıraktı. Ne yazık ki bu sefer rezervasyon yaptırmamanın zararını gördük. Yer dolu..Bir taksi çağırıp, öbür yere gittik. Ayrı oda orada da sadece bu gece için varmış. Aldık ve eşyaları bırakıp hemen şehir merkezine yöneldik. Derdimiz bir araba bulup hemen yola çıkmak. Epey dolandıktan sonra tourism information'a soralım dedik..Adam bizi hemen yüz metre ötede bir yere yönlendirdi. En ucuzu orasıymış. Geldiğimizde bizim istediğimiz arabaların olmadığını, ancak yarın ya da bir kaç gün sonra hazır olacaklarını öğrendik. Bu arada fiyatlara baktığımızda normal araçla 2x4 arasında fazla fark olmadığını gördük. Herkes bize normal arabanın yeterli olacağını sçylediği için öyle yapalım diyorduk ama dolular..Biz bu arada 2x4'ün de dolu olduğunu sandık ama tam kapıdan çıkarken bir sorayım dedim. Meğer boşmuş!! Toyota ya da Nissan veriyorlar. Arkası koskocaman, iki kişi rahat rahat uyur. Seviçten zıpladım resmen..Yarın için rezervasyon yaptırıp, yemek yemeye gittik.
Windhoek'te herşey çok farklı. İnsanların daha paralı, eğitimli oldukları hemen belli oluyor. Ülkenin başkenti zaten..
Yarın arabayı aldıktan sonra uyku tulumu falan da bakacağız..Çok eğlenceli olacak gibi geliyor..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder