Sayfalar

18 Aralık 2007 Salı

LAOS-LUANG PRABANG

Iki gunluk siki bir popo agrimasindan sonra geldik Luang Prabang'a ve gelir gelmez polarim ortadan kayboldu.Kendisini pek severdim,ta Katmandu'lardan almistim ama o inis kalabaliginda en azindan kendimi kaybetmedim limanda.Iner inmez etrafimizi otelciler,tuktukcular sardi.Gicigim ya,illa kendim bulacagim dedim.Bir kere on dolar ve alti yok,unutmak lazim.Biz de biraz arandiktan sonra,Ersoy bir kafede oturdu,ben yollandim,Yok valla..Adamlar zaten bizim gibileri degil,zengin Japon,Amerikali istiyor.
Epey arandiktan sonra bir oda bulabildim.Pahali falan ama kocaman,heryeri tahta kaplama yepyeni bir oda.Kendi balkonu bile var,tam sokaga bakiyor ve ortak balkonun yarisi kadar var.Zaten yorgunuz,aldim hemen.
Burasi kucuk bir yer.Bir tane ana cadde,ona baglanan iki cadde daha ve o kadar.Ondan sonra gercek halkin yasadigi mahalleler basliyor.Biz burada iki gece uc gun kaldik.Bir gun ortaligi dolanmak,ikinci gun de sehirden 30 km uzakliktaki selaleye gitmekle gecti.Ancak selaleye giderken bazi koylerden geciliyor.Selaleye gitmek icin ya tuk tuk kiralamak,ya tur almak ya da bisiklet kiralamak gerekiyor ki ancak cok sevenlere tavsiye ederim,yokuslar cok.Biz otelden 4'er dolara tur aldik,boylesi daha kolay.Bu virajli yollarda 45 dk kadar gidis,orada 2 saat bos zaman,donuste de bir koyde mola.Aslinda tur degil,sadece ulasimi satiyorlar.Selalelere girisi biz odedik,10.000 kip ( 1 dolar).Icerde koruma altinda birkac ayicik ve bir kaplan da var.Hatta isteyenler yuzebiliyor bile.Ayni turu ana caddedeki acentalardan alinca 5'e geliyor.Zaten oradayken Luang Prabang-Vang Vieng otobus ve Vientiane-Hanoi ucak biletini de aldik,ana caddede 130 iken daha ilerde,pazar yerine yakin bir acentada 115 dolar.Bu arada biletimiz Laos Air'den.Hic iyi seyler duymadim hakkinda.Simdilik dusunmemeye calisiyorum.Ama karayoluyla 24 saat gitmektense,bunu tercih ettik.
Burada her sabah degisik manastirlardan rahipler yiyecek toplamaya cikiyor.Siralar halinde dolasip,halkin,ozellikle kadinlarin sundugu yiyecekleri topluyorlar.(Neden ozellikle kadinlar?Sebebi var,sonra anlatirim.)Ersoy iki kere gitti,ben ise uyanmama ragmen gitmedim.Orada dikilip,bir suru turistle fotograf cekmek istemedim.Zaten sagolsun Ersoy,gormus kadar oldum.
Bir gece teknedekilerle toplanip,yemege,oradan da bara gittik.Tam 16 kisi oluverdik birden.Bu arada oyle sabaha kadar dans falan yok,11 gibi heryer kapaniyor zaten,turistlerden de en gec 11:30'da otellerinde olmalari isteniyor.Bir cesit sokaga cikma yasagi anlayacaginiz.Burada her otelin resepsiyonunda ve her kapinin arkasinda turistlerin uymasini istedikleri kurallarin bir listesi var.Bir kopyasini aldim,ayrintili yazarim.
14'u sabahi bir tuk tukla terminale gidip,biletimizi alip,VIP otobusumuze bindik.VIP deyince aman aman birsey sanmayin,digerlerinden bir nebze daha iyi sadece.Ustune de bir sise su,bir biskuvi.Al sana VIP.Bu tip biletleri acentadan degil,terminale gidip kendiniz almaniz da mumkun ama adamlar kar olarak bir dolar falan koyuyor,git-gelle ugrasmaya degmez..

1 yorum:

Adsız dedi ki...

bak sen yine nerde karsilatik, sevgilimle bu yaz evlenecegiz ve balayi icin guney amerika dusunuyoruz, nereleri gezelim diye arastirirken senin yazinla karsilastim. Dogru ya sen kimsin diyeceksin simdi; soyle bir olympos tatilini hatirla. Neyse artik buralara donunce sorariz sanada. Ersoya selamlar, iyi gezmeler. Sami